Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan cuma hutbesinde, hayvan hakkı korunurken, insan hayatını tehdit eden hayvanların cadde ve sokaklarda başıboş bırakılmaması gerektiği belirtildi.
“Merhamet Toplumu” bahisli hutbe, cuma vakti Türkiye genelindeki mescitlerde okundu.
Merhamet hissinin Allah’ın kullarına bahşettiği en değerli nimetlerden olduğu anımsatılan hutbede, merhametin can taşıyan her varlığa, hatta bütün kainata muhabbet nazarıyla bakmak olduğu vurgulandı.
“Alemlere rahmet olarak gönderilen Hazreti Muhammed”in en belirgin özelliğinin merhamet ve şefkati olduğu hatırlatılan hutbede, “‘Her canlıya yapılan uygunlukta bir sevap vardır.’ buyuran Resulullah’ın şefkat ve merhametinden bütün canlılar üzere hayvanlar da nasibini almıştır.” denildi.
İslam medeniyetinde hayvanlara şefkat ve merhametin önemi
Hz. Muhammed’in insanlığa takdim ettiği ilkeler üzerinde yükselen İslam medeniyetinde hayvanlara şefkat ve merhamet gösterildiği ifade edilen hutbede, “Hayvanların uygun ortamlarda yaşama ve barınma hakları gözetilir. Fakat hayvanların hakkı korunurken, mükerrem bir varlık olan insanın ziyan görmesine de müsaade verilmemelidir. İnsan hayatını tehdit eden hayvanlar cadde ve sokaklarda başıboş bırakılmamalıdır. Hastalık riski taşıyan yahut saldırgan hayvanlardan başta çocuklarımız olmak üzere insanlarımızı korumak, bunun için gerekli önlemleri almak hepimizin sorumluluğudur.” değerlendirmesine yer verildi.
Şiddet, öfke, kin ve nefretin yürekleri işgal ettiği günlerde “Rahmet Peygamberinin” mesajlarına yeniden sarılmak gerektiği dile getirilen hutbede şunlar kaydedildi:
“O halde geliniz, asrımızın en büyük hastalığı haline gelen merhametsizliği bir tarafa bırakarak eşimize, çocuğumuza, ana babamıza, yaşlılarımıza, etrafımıza ve bütün canlılara karşı vicdanlı ve merhametli olalım. Gönlümüzde merhamet pınarları çağlasın sürekli. Kalbimizde merhamet isimli bir çınar büyüsün. Şefkat ve rahmet kaplasın dört bir yanımızı. Ailemiz ve toplumumuz merhamet ocağı olsun.”
